28 Ocak 2017 Cumartesi

AKILLI ŞEBEKE ( SMARTGRID)

Günümüzün elektrik dağıtım sistemleri, 1880’li yıllarda geliştirilen Tesla’nın tasarım prensiplerine göre kurulmuştur. Bu prensiple inşa edilen elektrik şebekeleri; ülkemizde ve dünyanın bir çok ülkesinde, enerji santrallerinin uzun iletim hatları ile birbirlerine bağlandığı bir yapıdadır. 2003 yılında, Amerika Birleşik Devletlerinde meydana gelen enerji kesintisi nedeniyle yaklaşık 55 milyon kişi enerjisiz kalmıştır. Birbirini takip eden zincirleme olaylar sonucu oluşan büyük çökme, 7 dakikada oluşmuş ve komşu ülke Kanada’da bile enerji kesintisine yol açmıştır. Merkezi üretim, talep kontrolü ve tek yönlü iletim sistemlerinin günümüz ihtiyaçlarına artık yeterince cevap veremediği görülmüş ve elektrik şebekelerine, günümüzün bilgisayar ve ağ teknolojisi entegre edilerek akıllı şebeke sistemi oluşturulmuştur.
Kısaca akıllı şebeke, tüketicinin talebi ile üreticinin arzı arasındaki dengeyi çift yönlü haberleşerek sürekli izleyen ve kontrol eden bir enerji yönetim sistemi olarak tanımlanabilir. Akıllı şebekenin temel görevi şebeke dahilinde bulunan bütün kullanıcılara verimli, sürekli, ekonomik ve güvenilir bir şekilde elektrik enerjisi sağlamaktır.

Tarihçe

İlk alternatif akım güç şebekesi 1886 yılında Great Barrington, Massachusetts’de kurulmuştur. Bu şebeke tek yönlü ve tek merkezli bir yapıdadır. Fakat 20. yüzyıla girildiğinde ekonomi ve güvenilirlik sepebleri birbiri ile bağlanmış çok daha büyük şebekeleri ortaya çıkarmaya başlamıştır. 1960’lı yıllardan itibaren binlerce elektrik üretim santrali birbirine bağlanmaya ve yüksek kapasite ile büyük yük dağıtım merkezlerine enerji gönderilmeye başlanılmıştır. 1970’lerden 1990’lara kadar büyüyen enerji talebi elektrik üretim santrali sayısını arttırmış olsa da artan ihtiyaçlar sebebiyle belirli zamanlardaki ihtiyaca karşılık verememiş kesintiler artmış ve şebekeden kaynaklı problemlerden ötürü enerji iletim kalitesi düşmüştür. 
Bu tür problemlerin ortadan kaldırılması ve talebin doğru yönetilebilmesi açısından 21. yüzyılın başlarından itibaren akıllı şebeke araştırmaları önem kazanmış ve yaygınlaşmıştır. Bu yıllarda elektronik haberleşme teknolojisinin ilerlemesi ve teknolojik sınırlamaların yavaş yavaş aşılması ile birlikte Çin, Hindistan, Brezilya gibi ülkelerde akıllı şebeke kurulumları gerçekleştirilmeye başlanmıştır. Günümüzde yapılan pilot bölge çalışmaları ışığında bir çok ülke akıllı şebeke kurulum oranını arttırmış ve yaptığı kurumlar ile milyon dolarlar mertebesinde kazançlar elde etmişlerdir. 
Günümüzde gelişen elektronik endüstrisi sayesinde ortaya çıkan akıllı sayaçlar ile akıllı şebeke yapısı son kullanıcıya kadar uzanan bir veri toplama ve yönetim sistemi halini almıştır. Önümüzdeki yıllarda nesnelerin interneti (Internet of Things) kavramının yaygınlaşması ile akıllı şebeke yapılarının akıllı şehir kavramına dönüşmesi kaçınılmaz bir sonuç olarak görülmektedir. 
Diğer ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de akıllı şebekeler konusunda çalışmalar hızla devam etmekte ve devlet kurumları tarafından desteklenmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder